Serüvenci - Adult Forum - Türkçe Adult - Türk Amatör - Sex Hikayeleri - Türk Amatör Film - Adult-Sex-Arkadaş-Partner  

Go Back   Serüvenci - Adult Forum - Türkçe Adult - Türk Amatör - Sex Hikayeleri - Türk Amatör Film - Adult-Sex-Arkadaş-Partner > Adult Hikayelerimiz > Evli Hikayeler
Yardım Ajanda Bugünki Mesajlar Arama

Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Arama Stil
Alt 19.Ocak.2015, 17:33   #1
Yükselen Üye
 
starlord - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: 19.Ocak.2015
Mesajlar: 56
Thanks: 5
Thanked 53 Times in 29 Posts
starlord is on a distinguished road
Cool ah benim anlayışlı kocam gönlümü yaptı


32 yaşında, uzun boylu, endamı yerinde, ince belli, güzel bir kadınım. Tek kusurum mu diyeyim, kocamın bayıldığı özelliğim mi diyeyim, dolgun sıkı vücudumda top gibi büyük göğüslerim ve geriye doğru çıkık, etli kalçalarım…
Ortadan sıkılmış, kum saati gibi bir vücudum var. Ne giysem, ne kadar saklamaya çalışsam, yürürken göğüslerim aşağı yukarı, kalçalarım sağa sola sallanır, titreşir. Bu aşırı seksi görüntü de etrafımdaki erkeklerin bakışlarını, şekere çeken sinekler gibi benim üstüme çekiyor.
Ben de titreşen yuvarlaklarımı bol giysiler altında saklamaya çalışmaktan uzun yıllar önce vazgeçtim. Canımın istediği giysiyi giymeye başladım. Kalçalarımın yuvarlaklarını daha beter meydana çıkaran dar elbiseler… Uzun ve düzgün bacaklarımı gösteren mini etekler… Düğmeleri her an patlayacak gibi gerili, dekoltesi bol bluzlar, gömlekler…
Alıştım artık beni sikecek gibi bakışlara… Hatta hoşuma gider, tahrik olur hale geldim. Sadece ben mi? İki yıl önce evlendiğim kocam da öyle… Yabancı erkeklerin bana sikecek gibi bakmalarından memnun oluyor, gurur duyuyor benimle… Biliyorum, sapık, pezevenk falan diyeceksiniz ama, neden böyle olduğunu anlatayım.
Mutlu bitmeyen birkaç flört, nişan olayından sonra huyu huyuma, boyu boyuma uygun, tabi bir de para babası diye evlendim kocamla… Saygın, başarılı, ciddi, biraz göbekli bir işadamı…
Kocamın da kusuru işine düşkün, benden 12 yaş büyük, göbekli olması… Ha bir de penisinin ortanın biraz altında, 10 – 12 santim ve ince olması… Çok kısa süren flört dönemimizde evlenmeden vermem diye tutturmuştum. Onun hasta olduğu kalçalarımı ancak yalvara yalvara elleyebilmesi, okşayabilmesi dışında cinsellik yaşamadık.
Gerdek gecesi görebildim kocamın sikini… Kocam gelinliğimi çıkardığında hayranı olduğu kalçalarıma kavuştu, öpüp kokladı ama ben büyük hayal kırıklığı yaşadım. Kocamla tanışmadan önce elbette cinsellik yaşamıştım, bakire olmadığımı o da biliyordu. Sevişmenin, orgazmın, özellikle bana yeten bir erkeklik organının verdiği zevki tatmıştım.
O ilk gece kocamın kırılmaması için yaşadığım bozgunu belli etmemeye çalıştım ama elime aldığım şey, o güne kadar gördüğüm, tattığım en kısa aletti.
Neyse… Bana gösterdiği sevgi, verdiği imkanlar, yaşattığı lüks hayat, bu “küçük” sorunu görmezden gelmemi sağladı. Benim büyük hayalimle mevcuttaki “küçük” arasındaki farkı kapatabilmek için her yola başvuruyorduk. Cinsel oyuncaklar, vibratörler, ilaçlar, fanteziler… Tabi bunların arasında benim seksi giysiler giyerek etraftaki erkeklerin beğeni dolu, sikici bakışlarını üstüme çekmek, onları tahrik ederek kocamın tahrik olması da vardı…
Hele otuzumdan sonra iyice artmaya başlayan libidomun yanında, onun küçük pipisiyle tek atımlık barutu iyice yetersiz kalmaya, amımın kovuğuna gitmemeye başlamıştı. Bütün bu sorunlar yetmezmiş gibi arada bir sertleşme sorunu da çıkmaz mı? Artık ikimiz de arayış içine girmiştik. Ben internete, sanal sekse dalarken o hayran olduğu kalçalarıma sahip olmak istiyor, beni anal sekse zorluyordu. Bense kesinlikle istemiyordum. Zaten başaracağı şüpheliydi ya…

İnternette gezinirken bir sohbet sitesinde Mert ismini kullanan biriyle tanışmıştım. Kafa dengiydik ikimiz, birbirimizin dilinden anlayabiliyorduk. Yazdığı ilginç, esprili şeyler, centilmenliği, ısrarcı olmayan tavırları beni ona çekiyordu. Kısa sürede samimi olduk, her gün görüşmeye başladık.
Birbirimizi tanımıyor olmamız, aradaki mesafe cesaret verdi. Seks konusunda konuşmaya, dertleşmeye döndü iş… O evlilik, cinsellik konularında benden daha tecrübeliydi. Kocamla yaşadığımız cinsel sorunları ona anlatır hale gelmiştim. Kocamın anal seks istediğini, benim kabul etmediğimi yazdım bir gün…
“Eşler arasında çok normal böyle şeyler… Karşılıklı konuşup anlaşabilirsiniz. Bence denemelisiniz” dedi.
Onun böylesine rahatça anal seksi kabul etmesi, hatta teşvik etmesi önce ürküttü beni… Ballandıra ballandıra karısıyla yaşadıklarını yazıyor, en ince detaylarına kadar yaptıklarını anlatıyordu. Öyle şeyler yazıyordu ki…
Gecede üç kere beş kere, sabaha kadar sevişmeler… Karısıyla denedikleri bir sürü uçuk kaçık seks fantezileri… Eş değiştirmeler… Karısını başka bir erkek becerirken izlemeler… Tahrik oldum ama pek de inanasım gelmedi.
“Atıyorsun” diye yazdım. “Böyle şeyler porno filmlerde olur. Belki de evli bile değilsin, bir şekilde beni baştan çıkarmak için yazıyorsun bunları…”
Cevap vermeden resimler gelmeye başladı. Karısıymış… Arzu… Ben yaşlarda, güzel, nefis bir kadın… Önce giyimli, şık giysiler giymiş halde birkaç resim geldi. Sonra üzerinde çamaşırlar, jartiyerler, hatta çırılçıplak, yüzü görünmeyecek şekilde pozları… Hep aynı kadındı. Değişik zamanlarda, yerlerde çekilmişti resimler…
“Ben sana güveniyorum Gül. Karımın resimlerini gördün. Şimdi sen bana güven, resimlerini bekliyorum”
Tereddüt ettim önce… Bir hayli düşündüm. Çekiniyordum. Anladı hemen, ona güvenebileceğim konusunda iyice ısrar edince dayanamadım. Kocamın fotoğraf çekimlerine merak sardığı bir dönemde ışık gölge ayarlarıyla çektiği, yüzümü sakladığım, sadece çıplak bedenimi olduğu gibi gösteren birkaç resim buldum dosyalarda, onları gönderdim.
Ellerim titriyordu heyecandan… Merakla vereceği yanıtı bekliyordum. Uzun süre bekledim. Sanırım gönderdiğim resimleri inceliyordu uzun uzun… Acaba ne diyecekti?.

Ben cevap beklerken yeni resimler gelmeye başladı. Bu kez erkek resimleri… Çıplak, kıllı, kaslı bir vücut… Uzunca, kalın bir penis resmi… Bir sonraki resimde o aletin resimlerini gördüğüm kadının elindeki pozu… Kadının çıplak teninde parlayan döl damlacıkları… Kadının açılmış bacakları, arasında Mert’in kalın aleti yarısına kadar amına girmiş… Önünde domalmış vaziyette duran kadının elleriyle tutup iyice açtığı kalçalarının arasındaki minik deliğe başı girmiş vaziyette bir poz…
Tahrik olmuştum iyice… Resimlere bakıyordum sürekli… Boştaki elimi önüme atmış, ıslanan amımı avuçlayıp sıkıyordum. Bu arada mesaj geldi.
“Gül, merhaba. Ben Arzu. Mert’in eşiyim. Resimlerimi gördün mü, hepsine bakabildin mi?” diye yazmıştı. Titreyen elimle,
“Evet, gördüm” diye yanıt verdim.
“Biz de senin resimlerini gördük. Çok güzelsin. Kalçaların harika… Tam kocamın beğendiği tipte bir vücudun var.”
“Teşekkür ederim. Siz de harikasınız.”
“Bize kesinlikle güvenebilirsin Gül. Bizim aradığımız yeni şeyler, yeni tadlar, yeni heyecanlar… Bu konularda epey deneyimimiz oldu. Eğer sen de aramıza katılırsan çok mutlu oluruz. Ne dersin…?”

Böyle başladı işte… Yazışmayla başladık. Sonra onlar kamerayı açtılar bana… Konuştuk, sohbet ettik. Bir sonraki gün soyundular karşımda… Öpüştüler, seviştiler… Bu kez ben yüzümü göremeyecekleri bir açıdan kamerayı açtım. Bacak aramı görecek şekilde yerleştirdiğim kameranın karşısında, onları sevişirken izleyip kendimi parmakladım, mastürbasyon yaptım.
Artık alışkanlık haline gelmişti yaşadığımız sanal seks… Onlar sevişiyorlar, birbirlerini bitiriyorlar, sonra bana komutlar verip istediklerini yaptırıyorlar, beni tahrik edip orgazma ulaşmamı sağlıyorlardı. Sürekli benimle buluşmak istiyorlar, yanlarına çağırıyorlar, adresimi vermem için ısrar ediyorlardı. Bense kocamı aldatmak istemiyor, korkuyor, davetlerini kabul etmeye çekiniyordum.
Bir gün yine soyunmuş, yatakta bacaklarımı ikiye ayırmış vaziyette uzanmıştım. Yüzümün görünmemesi için taktığım bir yarım maskeyle, kameradan beni izleyen Mert ve Arzu’nun karşısında titreşimli vibratörü amıma sokup çıkarırken kendimden geçmiştim. Tam o sırada kocamın sesini duydum.
“Ne yapıyorsun karıcım?”
Korkuyla irkilip arkama döndüm. Kocam karşımda çırılçıplak soyunmuş, kalkmış vaziyetteki sikini okşuyordu. Sanal sekse kendimi öylesine kaptırmıştım ki kocamın geldiğini duymamıştım. Geleli uzun bir süre geçmiş olmalı, üstündekileri çıkaracak ve sikini kaldıracak vakti bulabilmişti. Bir bana, bir ekrandaki çırılçıplak Arzu ve Mert’e bakıyordu.
“Niye soruyorsun ki, ne yaptığım belli değil mi?” diye ters bir tavırla cevap verdim.
Seks yapmayalı bir haftayı geçmişti kocamla… Daha doğrusu benim çok isteyip de onun siki kalkmadığı için sevişemediğimiz, tartıştığımız geceden beri diyeyim… Bir suç veya suçlu arıyorsa bu ben değildim. Asla…

“Maskeni çok beğendim. Hoşuma gitti. Çok seksi olmuşsun. Ben de katılabilir miyim peki?”
Uzun süredir sert halini göremediğim, ama şu anda bir süredir ortamı izlemesiyle kalkmış sikini okşayarak bakıyordu bana… Güldüm, elimi ona uzattım,
“Elindeki şey giriş bileti olduğuna göre katılabilirsin kocacım… Gel buraya hadi…”
Yatağa geldi, uzandı. Üstüne çıktım, dudaklarımı vücudunda gezdirdim. Gözleri bir bende, bir ekranda, gidip geliyordu… Sertleşmiş sikini ağzımın içinde emdim, taşaklarını dilimin ucuyla yaladım. Sonra da üstüne çıkıp içime aldım, oturup kalkmaya başladım.
“Ohh… Harikasın karıcım… Biliyor musun, arkadaşların da bizi izliyor şu anda… Senin beni becermeni izliyorlar…” Eğilip dudaklarını somurdum,
“Evet aşkım… Röntgencilerimiz var… Sikişmemizi seyrediyorlar. Şikayetçi misin?” Zevkten gebermek üzereydi, gözleri kayıyordu
“Uhh… Hayır… Şikayetim yok. Hiç bu kadar sertleşmemişti sikim… Devam et lütfen…”
“Mmmm… Farkındayım kocacım, şu anda içimde çünkü… Amımda hissediyorum sertliğini…”
Doğru söylüyordu kocam… Çok sertti ve sertliği hiç bu kadar uzun sürmemişti. Devam ettim ben de… Seyircilerimizin gözü önünde seviştik sonuna kadar…

Neden sonra boşalıp kendimizi yatağa bıraktığımızda Arzu ve Mert de sevişmeye başlamışlardı. Bu kez biz onları izlemeye başladık. Mert sert hareketlerle, evire çevire, önden, arkadan, bağırta bağırta bir güzel sikti Arzu’yu… Hele karısını domaltıp arkasından girdiğinde kocam gözleri dört açılmış vaziyette ağzı sulanarak bakakalmıştı. Gözlerini ayıramıyordu ekrandan…
Sonunda her şey bitti. Bilgisayarı kapatıp yattık. Yan yana yatakta uzanıp birbirimize baktık. Göğsünü okşadım mahcup bir tavırla,
“Bana kızmadın değil mi aşkım?” diye sordum. Ellerini çıplak göğüslerimde, belimin oyuntusunda, kalçalarımın çıkıntı yuvarlaklarında dolaştırdı
“Kızmak değil, daha çok şaşırdım diyelim. Sen neymişsin meğer… Benim seksi, ama kendi halinde ev kadını karıcığımın içinde meğer ateşli bir dişi şeytan gizliymiş… Neler yaptın bana öyle? Bitirdin beni…”
“Yaa… Utandırma beni kocacım… ”
“Az önce seyircilerinin önünde, üstümde debelenirken utanmıyordun hiç… Ama senin röntgenci arkadaşların da hiç fena değildi doğrusu… Domaltıp arkadan nasıl geçirdi kadına, ufff… “
“Ah benim anal meraklısı, göt sikme hastası kocam benim… Hoşuna gitti değil mi? Aslında Arzu da senin gibi analdan çok zevk alıyor… Her sevişmelerinde mutlaka bir kez anal yapıyorlar. Ama ben istemiyorum aşkım…”
“Neden ama? Ekrandan izlemek bile delirtti beni… Gül, bak aklıma ne geldi… Madem bu kadar içli dışlı olduk, onları buraya, ya da daha iyisi, bizim yazlığa çağıralım mı? Ne dersin? Gelirler mi?”
“Kesinlikle hayır, olmaz… Sanal başka, gerçek başka… İnan, utanırım ben kocacım… Bakma sen yaptıklarıma… Yüzümü göstermiyorum onlara… Kim olduğumu, nerede yaşadığımı bilmiyorlar. Şimdi yüz yüze gelmeye çekinirim… İsteme bunu benden…”
Uzun uzun konuştuk. Tartıştık. Kocam benden daha hevesli çıkmıştı.
“Ne olur sanki? Onlar ayrı, biz ayrı sevişeceğiz” diyordu. “Önemli olan bir arada olmak… Baksana nasıl etkiledi beni… Sen de memnun kaldın. Hadi kabul et, yapalım şunu…” derken ben de,
”Senin asıl istediğin Arzu, öyle değil mi? Arzu’yu sikmek istiyorsun, onunla anal seks yapmak istiyorsun. Asıl amacın bu… Beni de alet ediyorsun.” diyerek karşı çıkıyordum.

Sonunda bana rağmen kararını verdi. Diğerleri zaten çoktan hazırlardı. Bir hafta sonu tatilinde, bizim yazlıkta buluşulması kararlaştırıldı. Kış mevsimi olduğundan etrafta kimseler yoktu. Biz kocamla önden gidip hazırlığımızı yaptık. Giderken iki günlük içki, yiyecek aldık. Odaları havalandırdık.
Kendime güzel bir bakım yaptım, geceye hazırlandım. Tüyleri alınmış, dudakları kabarmış kadınlığımı kremlerken ellerim titriyordu. Geceye yakışır dekolte bluz, mini eteğim, dantel iç çamaşırlarım, jartiyer çoraplarım, her şeyimle hazırdım. Heyecanla misafirlerimizi bekledik. Sonunda geldiler.
Zaten bunca zamandır kameralardan tanışıyorduk. Birbirimizin çıplak bedenlerini adeta ezberlemiş gibiydik. Ama Mert, ekranda göründüğünden daha yakışıklı, daha çekici görünüyordu. Mert kocamın yanında elimi tutup dudaklarına götürdüğünde, ürperdim, liseli kızlar gibi kızarıp bozardım. Arzu da kocası gibi çok rahattı. İkimize de sarılıp öptü. Neşeli, güzel insanlardı.
Oturup yemek yedik. Sohbet ettik. Yemekten sonra çıtır çıtır yanan şöminenin karşısında minderlere oturup sohbetimize devam ettik. Heyecandan ölmek üzereydim. Kameranın önünde defalarca karşılarında soyunduğum, her yerimi gören, sayısız orgazmımı izlemiş karı kocanın karşısında ne yapacağımı şaşırmış durumdaydım.
Üçüncü şişe kırmızı şarap bitmiş, biz hala asıl konuya gelememiştik. İstenen, arzulanan ortak günahı işlemenin dayanılmaz çekiciliğine rağmen kimseden bir atılım gelmemişti. Herkes ilk hareketin kimden geleceğini bekliyordu merakla… Şarabın etkisiyle kadınlar olarak iyice rahatlamıştık ama… Artık mini eteğim sıyrılacak, bir yerim görünecek, edepli oturayım, frikik vermeyeyim çekincesi kalmamıştı bende… Arzu da öyle…
Erkeklerin gözü birbirinin karısında, bacaklarında fütursuzca dolaşıyordu. Mert’in bakışları mini eteğimin meydanda bıraktığı bacaklarımdan, bluzun iki düğmesi açılmış dekoltesinden görünen memelerime, dantel sütyenime gidip geliyordu sürekli… Pantolonun önündeki kabarıklık dikkati çekmeyecek gibi değildi. Hakan ile Arzu da aynı bizim gibi, gözleri birbirinden ayrılmadan bizim yanımızda güya sohbet ediyorlardı.

Ortam loş, duvarlarda şöminenin alevleri oynaşıyor. Müzik setinde çalan klasik müzikle, çıtırdayarak yanan odunlardan yayılan sıcaklık, kırmızı şarabın damarlarımızda dolaşmaya başlayan harareti, hepsi bir arada ortamı kaynatmaya yetiyordu. Göğüslerimin arasından ter damlacıkları yuvarlanıyordu. Sonunda bu konularda en tecrübeli olan Arzu,
“Şişe oyununa var mısınız arkadaşlar?” diye olayı başlattı. Merakla yüzüne baktık. “Buraya salt sohbet etmeye gelmedik. Neden geldiğimizi de hepimiz biliyoruz. Hımbıllığı bırakalım, başlayalım artık… Şişe kimde durursa bir parça giyimini çıkaracak. Hadi…”
Birbirimize baktık. Erkekler dünden hazır ve istekliydi zaten… Hemen kalktılar. Ortada, parke zeminde bir boşluk yapıp geniş, puf minderleri etrafına dizip oturduk. Arzu şişeyi çevirdi. Öylesine sıcaktı ki, bir an önce şişe beni göstersin, rahatlayayım diye bekledim. Önce benim önümde durdu tam istediğim gibi…
Üzerimdeki bluzun düğmelerini tek tek çözüp yavaşça çıkardım. Üçü de oturdukları yerden gözlerini bana dikmiş soyunmamı izliyorlardı. Kendimi striptiz yapıyor hissettim. Bir yandan heyecanlanıyordum, bir yandan beni izleyenlere daha önce onca kendimi sergilemişliğime rağmen müthiş utanıyordum.
Dantel sütyenim ve iri memelerim meydana çıktı. Erkekler yiyecek gibi bakıyorlardı bana… İkisi de beni bir an önce mindere yatırıp kıyasıya sikmek istiyorlardı biliyordum.

Sonra şişeyi benim çevirmemle devam edildi. Kısa sürede biz kadınlar iç çamaşırlarımızla kaldık. Kocam külodunu çıkardığında siki yine sertleşmiş görünüyordu. Arzu’nun gözlerinde bir hayal kırıklığı okudum sanki o anda…
Kocam şişeyi çevirdi, Mert üstündeki gömleği çıkardı. Kaslı, geniş omuzları, dümdüz karnı meydana çıktı. Yalanarak baktım ona… Ayağındaki baksır külot tek giysi olarak kalmıştı.
Ben de dantel iç çamaşırlarımın içinde çok seksi görünüyor olmalıydım. Mert gözünü benden alamıyordu. Kenarları fiyonklu şeffaf dantel kutumu gizemli bir hazine gibi gösteriyordu. Meme uçlarım kabarmış, sütyenimin bir şey saklayamayan dantellerinin arasından göz kırpıyordu. Çevirdiği şişe beni gösterdiğinde Mert,
“Lütfen… Ben çıkarmak istiyorum…” dedi.
Kocama soran, izin isteyen, biraz da izin vermesi için yalvaran gözlerle baktım. Onun da gözleri parlıyordu, heyecanla başını sallayarak onay verdi.
Mert parmaklarını çıplak tenimde dolaştırarak sütyenin önden açılan kopçasını açtı. İri memelerim baş kaldırırcasına ortaya çıktı. Önümde diz çökmüş, hayran hayran göğüslerime bakıyordu. Gözlerini ayırmadan,
“Dokunabilir miyim?” diye fısıldadı.
Titriyordum, memelerim kabarmış, uçları üzüm gibi sertleşmişti. Cevap bile veremeden kocama baktım. Eli sertleşmiş sikinin üstünde, gözleri bizdeydi. Ne ondan, ne benden yanıt alamayan Mert, elleriyle göğüslerimi avuçladı sakin sakin… Okşadı…
“Ohhh…” diye inledim parmaklarının temasıyla…
Eğilip birer birer kabarmış uçlarına önce dudaklarını değdirdi, sonra kıstırıp öptü, diliyle yaladı. Hele dilinin sıcak ıslaklığı başımı döndürdü zevkten… Omuzlarımdan tutup hafif yan çevirdi, sütyeni tamamen çıkarması için arkamı ona döndüm.
Ben sütyeni çıkarmasını beklerken aniden beni mindere, yere itiverdi. Boş bulunup neye uğradığımı anlayamadan mindere yüzükoyun, sereserpe uzanıp kaldım. Başım dönüyordu, kalkamıyordum uzandığım yerden… Dantel tanga külodum, çıkık kalçalarımı saklamaktan çok, teşhir eder gibi duruyordu. Giyinirken aynada kendime bakmıştım, biliyordum.
Bir flaş patladı. Arzu kimseye sormadan çantasından çıkardığı fotoğraf makinesiyle popomun resimlerini çekiyordu. Bir eksper edasıyla,
“Mmmm… Çok tatlı poposu var, çok görkemli ve davetkar… Değil mi beyler?”
İkisi de homurdanarak onayladılar. Başımı yana çevirdiğimde Mert’in ayağındaki baksırını çoktan çıkardığını gördüm. Şişenin kendine gelmesini bekleyememişti. Bacaklarının arasında eski çağlardan kalma kutsal bir dikilitaş gibi duran penisini sıvazlıyordu yanı başımda…
Başımın dönmesi ve heyecanım arttı bu manzarayı görünce… Canlısını görmek, hem de yanıbaşımda, burnumun dibinde, öyle farklıydı ki…
“Ohhh… Çok büyükmüş bu…” diye inledim. Arzu atıldı hemen,
“Evet canım… Harikadır kocamın penisi… Çok tatlıdır. Hele bir yesen, içine bir girse, sen de bana hak verirsin…”
“Yo, kalsın. Herkes kendi eşiyle sevişecek. Sizinle öyle anlaşmıştık.” dedim.

Mert yanıbaşımda duruyor, muhteşem aletini okşarken popomu seyrediyordu uzun uzun… Eğildi, boştaki elini kalçalarımda hafifçe dolaştırdı, kenarlarından tutup fiyongu çözdü. Külodumu çıkaracaktı.
“Ohhh…” diye inledim yalvarırcasına. “Lütfen, külodumu çıkarma…”
Alkolün de etkisiyle sersemlemiş durumdaydım. Bir kapının eşiğinde hissediyordum kendimi… Sanki bir adım daha atarsam geri dönemeyecekmişim, bilinmez bir yola çıkacakmış gibiydim. Kendime hakim olamamaktan, Mert’in cazibesine kapılmaktan, kocamın yanında başka bir erkeğin kollarına atılmanın bilinmezliklerinden korkuyordum.
Beni dinlemedi bile adam… Külodumu, o minik dantel kumaşı bir asılışta çıkarıp eline alıverdi. Şimdi çırılçıplak, minderin üzerinde yüzükoyun uzanmış yatıyordum. İlk kez kocamdan başka bir erkeğin yanında böyle çırılçıplak, her ayrıntımın aç gözlerle seyredildiği, savunmasız bir durumdaydım. Elindeki ıslak külodumu burnuna götürüp derin bir nefes aldı Mert,
“Ohh… Gül… Çok güzelsin. Kameradan izlemiştim ama, yakından bakınca gerçekten harikasın canım… Şu anda aletim zonkluyor inan…”
Baktım, gerçekten sopa gibi olmuş aletinin damarları iyice kabarmış, göze batıyordu. Eliyle sıvazladı boydan boya, ıslak külodumu sürttü sikinin her yerine…
“Lütfen… Kocacım, lütfen… Sadece izlesin beni…” diye inlercesine mırıldandım.
Kocamsa onlardan daha heyecanlıydı. Bir şey söylemek bir yana, o da bize bakıp kalkmış sikini baksırının önünden çıkarmış, okşayıp duruyordu. Ok yaydan çıkmıştı artık. Bacaklarımı kasıp engel olmaya çalışsam da Mert’in otoritesi altında eziliyordum. Bu kez Arzu seslendi kocama,
“Hakancım… İzin verirsen, kocam senin karını okşayabilir mi biraz?”
“Hayır deme şansım var mı? İşte önünüzde karım… Çırılçıplak, kocanın emrine amade… Ne isterseniz yapın…” diye heyecandan kısılmış, çatallaşmış sesiyle yanıtladı kocam.
“Ben… Ben kocamla sevişeceğimizi zannediyordum” diye kekeledim. “Ne yapıyorsunuz siz? Hakan, aşkım?”
Aşkım cevap bile vermedi bana… Her şeye, olabilecek her şeye razı gibiydi kocam… Elini ıslatıp avuçlarına aldığı sikini okşayıp duruyordu.
Mert’in elleri geriye çıkık, iki sıradağ gibi tümsek yapan popomda, kalçalarımda dolaştıkça ürperiyordum. Zevkle inliyordum. Şaşkınlığımı atamamıştım henüz… Banyodan gelen ışıktan rahatsız olmuştum bir yandan da…
“Ohhh… Çok utanıyorum. Lütfen ışık olmasın. Karanlıkta yapalım ne yapacaksak… Yüz yüze gelmeyelim lütfen…” diyebildim. Arzu,
“Hayır canım, seviştiğin erkeği görmelisin. Daha çok zevk alırsın, inan bana…” dedi uzman edasıyla…
Öyle tahrik edici bir ortamdı ki… Kıvrım kıvrım şöminenin alevleri gibi bir alev dalgası her yanımı sarmış, karnım, kasıklarım yanıyordu. Bir girdabın içine sürükleniyor gibiydim. İçimden sular akıyordu minderin üstüne…
Kocam gözünün önünde beni, sevgili karısını yabancı bir erkeğin kollarına atıyordu. Yasak bahçenin yasak meyvesini o yabancıya tattırmak üzereydi. Yüzü karmakarışıktı, hem büyük bir zevk, hoşnutluk, hem de kıskançlık dalgaları görüyordum yüzünde, gözlerinde…
Sonra gözlerimi yumdum. Kalçalarımda dolaşan yabancı elin verdiği zevkin ürpertileri içindeyken aniden tombul beyaz popoma bir şaplak indiriverdi Mert… Duyduğum ani acının etkisiyle başımı kaldırıp kopardığım çığlıkla şaplağın sesi aynı anda yankılandı,
“Aahhh…” diye inledim. “Meerrt…”

Gözlerimi açıp arkama baktım. Mert gülümseyerek bakıyordu bana… Arkadan birkaç şaplak daha indi kalçalarıma… Bembeyaz tenimin kızarmış olduğuna, parmaklarının izinin kaldığına emindim. Her vuruşunda zevk ve acıyla inliyor, kendimi sıkıyordum.
Beşinci vuruştan sonra şaplak beklerken, aniden kalçalarımın arasına yüzünü gömdü. Hırsla pençeleriyle kalçalarımı kavramış, ağzı burnu arkamda, dili minik deliğimdeydi. Bir köpek yavrusu gibi yalıyor, emiyordu.
Ne hissedeceğimi, ne yapacağımı şaşırmıştım. Ama büyük bir zevk aldığım muhakkaktı. Parmakları önümü, amımın dudaklarını karıştırıyor, dilini sertleştirip minik bir sik gibi arka deliğimden sokmaya çalışıyordu.
Ben de zevkten deliriyordum. Elimi yumruk yapıp parmağımı ısırarak, inlemeler, minik feryatlar eşliğinde sarsılmaya başladım. Orgazm oluyordum. Sarsılmalarıma rağmen bırakmadı beni, yalamaya, okşamaya, parmaklamaya devam etti. Dakikalarca sürdü boşalmam…
Daha orgazmın zevk dalgaları sönerken belimi bastırıp popomu kaldırdı. Kalçalarım tüm haşmetiyle önünde havaya dikilmişti. Islak kadınlığım ve yalanmış göt deliğimle domalmıştım. Başını arkamdan yaklaştırıp am dudaklarımı yaladı köpek gibi… Parmağı klitorisimi okşuyordu sürekli… Bense başımı mindere gömmüş, şimdiye kadar yaşamadığım zevk furyası içine dalmıştım. Başını geri çekti, bizi sikini sıvazlayarak izleyen kocama,
“Hakancım, karının amcığı harika… Çok tatlı… Lütfen izin ver, içine gireyim… Dayanamıyorum artık… Baksana, yarrağım taş gibi oldu, zonkluyor. Acilen karını sikmem lazım…”
“Yoo… Hayırr…” diye inledim. “Evlendikten sonra kocamdan başkasına siktirmedim kendimi… Hakan… Aşkım…”
Hayır diyordum ama, bir yandan da zevkten dizlerim, kalçalarım, amımın dudakları titriyor, heyecanla bekliyordum. Kocamın titrek sesini duydum,
“İzin veriyorum. Sik onu Mert…” dedi. “Karımı sik… Becer orospuyu… Yarrağını geçir amcığına… Hadi…”
Arzu yanıma eğildi. Mindere dağılmış saçlarımı yüzümden çekip dudaklarımı öpmeye koyuldu. Göğüslerimi okşuyordu bir yandan…
“Sen de istiyor musun Gül? Zevk alıyorsun değil mi tatlım? Kocamın seni sikmesini istiyorsun… Kocamın sikini bekliyorsun… Öyle değil mi? Söyle hadi…” Ben de itiraf ettim,
“Ohhh… Madem kocam izin veriyor… Evet… İstiyorum… Çok istiyorum… Kocanın o kocaman sikini istiyorum… Hadi Mert… Sik beni artık… Geçir…”
Ve ürpere ürpere beklediğim an geldi, Mert’in sikinin başının ilk temasını hissettim amımda… Tokmak gibi kapıma dayandı. Ateş gibi sıcak, demir gibi sert, ıslaklığımda gezindi. Amımın kabarmış dudaklarının arasına girdi. Aşağı yukarı sürttürdüğünde zevkten dizlerim titredi. İçime girmek için izin istiyordu sanki… İzin de değil, kapıyı tekmeleyen bir kabadayı edasıyla kadınlığımı zorluyordu.
Bunca zamandır kocamın küçük organıyla haşır neşir olmuş kadınlığım tüm ıslaklığına karşın koç başının bir hamlede içime girişe izin vermedi elbette… İnledim. Kocamın alıp getirdiği vibratörleri santim santim, dakikalarca uğraştıktan sonra alabiliyordum içime… Bu sabırsız haydutsa bir anda girmek istiyordu.
“Ahhh… Yapma… Bu… Çok büyük… Alışık değilim… Bekle… Lütfen…” diyebildim.
“Bekleyecek halim kalmadı Gül… Sikmek istiyorum seni… Bir an önce…”
Karısı yanıma uzanmış, saçlarımı okşuyordu cesaret vermek istercesine… Arada dudaklarıma uzanıp öpüyor, dilini dudaklarımda gezdiriyordu. Kalktı, beni omuzlarımdan tutup yükseltti. Bir tamirci gibi başı bacak arama gelecek şekilde, altıma girdi. 69 pozisyonunu almış, dizlerinden kırdığı bacakları ayrık, şekilli kestiği kasık kıllarıyla ıslanmış amı gözümün önündeydi.
Aradan fazla geçmedi, hedefini bulabilmek için altımda kıpırdanıp duran Arzu’nun dilini amımda hissettim. Islak, sıcak dili am dudaklarımı karıştırıp parmaklarının da yardımıyla klitorisimi buldu. Arkamda kocası Mert’in amımı zorlayan demir tokmağı, altımda Arzunun klitorisimi okşayan dili… İşte o an bittiğim andı… Elektrik çarpmış gibi sarsıldım, inledim.
“Ooohhh…. Ne yapıyorsunuz bana? Mmmm… Delirteceksiniz beni… Yapmayın… Ooohhh…”

Cevap veren olmadı. İkisi de öylesine işlerine dalmışlardı ki… Arzu’nun başı altımda kıpır kıpır, çılgınca klitorisimi yalıyor diliyle… Mert sikinin başını amıma sürtüp duruyor… Ben zevkten kıvranıyorum. Mert’in belimi tutan pençeleri olmasa kendimi yere atacağım. Bütün kanım orama toplanmışçasına am dudaklarım şişmiş, açılıp kapanıyor, istekle, alev alev yanıyor… Hırsla dişlerimin arasından tısladım,
“Gir artık… Sok şunu… Hadii… Sikini sok içime… Amıma sok…” diye yalvardım adeta…
Dayanacak halim kalmamıştı. İstiyordum onu… Bir an önce girsin istiyordum. Arzu klitorisimi yalarken, bir yandan da belini, kalçalarını oynatıp duruyordu altımda… Onun da am dudaklarının ıslaklığından, açılıp kapanmasından, bir şeyler istediğini anladım. Onun bana yaptığını ben de ona yapmaya karar verdim.
Ve o güne kadar hep dudak bükerek, alay ederek baktığım, ne zevk aldıklarını sorguladığım bir şey yaptım. Başımı Arzu’nun, hemcinsimin kasıklarına gömdüm ben de… Eğer ben bir kadının amımı yalamasından bu denli zevk alıyorsam, karşılığını ona vermem gerekiyordu.
Verdim ben de… Aynen onun bana yaptığı gibi çılgınca am dudaklarını yalamaya, dudaklarımla sündüre sündüre çekiştirerek emmeye, klitorisinde dilimi gezdirmeye, okşamaya başladım.
Yaptığım işe, Arzu’ya dilimle verdiğim ve onun dilinden aldığım korkunç zevke öylesine dalmıştım ki, Mert’in arkamda amımı zorlayan tokmağını unutmuştum bile… Ve o hatırlattı bana kendini… Belimden tutup sertçe içime gömdü sikini… Bir hamlede… Amımı yararak, ete saplanan bıçak gibi girdi.
“Aahhhh….”

Su içtiği ırmakta timsaha yakalanmış, çırpınan ceylan yavrusu gibi aniden başımı Arzu’nun kasıklarından kaldırdım, acıyla haykırarak içime giren kazıktan kurtulmaya çabaladım ümitsizce… Ne mümkün… Ne Mert’in pençelerinden kurtarabildim kendimi, ne feryadıma cevap veren oldu… Dibime kadar giren alet öylece kaldı içimde… Bacaklarımın arasında kalın bir odun parçası vardı sanki… Öylesine doldurmuştu içimi…
Yardım istercesine kocama baktım. Benim sevgili kocam, önümüzdeki mindere uzanmış, heyecanla bize bakarak sikini sıvazlıyordu. Eğile büküle, her ayrıntıyı görmeye çalışarak canlı bir porno film izler gibiydi. Tanıyordum o bakışları… En pespaye, en rezil pornoları izlerken böyle parlardı gözleri…
Ve şimdi de kendi karısı, aynı izlediklerimiz gibi rezil bir pornonun başkahramanıydı. Bir yabancı erkek yarağını domalttığı karısının amına gömmüş, o yabancı erkeğin karısıyla kendi karısı da 69 vaziyetinde birbirlerinin amını yalayıp duruyorlardı. Sevgili kocam da hemen önünde yaşanan bu sahneden, karısının da rol aldığı bu üçlü grup seks sahnesinden müthiş zevk alıyordu.
Çaresizce, itaatkar bir tavırla, güçsüz, başımı eğdim, uzun saçlarım Arzu’nun kasıklarına yayıldı tekrar… Gözlerimi kapatıp kendimi onun amımı yalayan dilinin verdiği zevke ve amımda sopa gibi duran kocasının sikinin verdiği acıya teslim ettim. Sürekli inleyip duruyordum. İki zıt, birbirine uzak duyguyu, acı ve zevki aynı anda yaşamak bambaşka bir deneyimdi bu…
Arzu kalçasını indirip kaldırdı, benim yapmam gereken, istediği şeyin işaretini verdi. Dilimi uzatıp ben de onun amını yalamaya başladım tekrar… O anda burnuma bir şey değdi. Gözümü açıp bakınca bunun kocamın siki olduğunu gördüm. Dayanamamış, o da grubumuza katılmaya karar vermişti demek ki… Arzu’nun bacaklarını aralayıp gelmişti.
Yalamamı istercesine ağzıma, dudaklarıma sürttü sikini konuşmadan… Arzu’nun amını yalamaktan ıslanmış dudaklarımı araladım, kocam da ağzıma soktu sikini… Saçlarımdan tutup başımı indirip kaldırıyor, ağzımı sikiyordu. Bunu yaparken amını yalamayı bıraktığım Arzu da benim amımı yalamayı kesmeden homurdandı,
“Heyy… Bırakma beni… Devam et…”
Bunu duyan kocam ağzımdan çıkardığı sikini bir anda Arzu’nun amına gömdü. Kocasının büyük sikine alışmış kadının amcığı kolaylıkla aldı Hakan’ın sikini… Arzu’nun bana yaptığını ben ona yapıyordum şimdi… Kocam amını sikerken, ben de başımı eğip becerebildiğim kadarıyla klitorisini yalıyordum.

Aynı zamanda o ana kadar hareketsiz bekleyen Mert’in kalını da içimde hareket etmeye başladı. Kuzey denizlerinde buzun ortasında kalmış bir buzkıran gemisi gibi ağır ağır hareket ediyor, amımın duvarlarını zorlayarak, esneterek kendine amımda yol açıyordu. Titreyen dizlerimin üstünde bacaklarımı ne kadar aralasam da onun kalınlığını bir türlü rahat alamıyordum.
O büyük geminin sahibi, kaptanı Mert ise darlığıma, çektiğim zorluğa hiç aldırmadan daracık amımda buzkıran gemisini sürüp duruyordu. Arzu’nun klitorisini yalamayı bırakmıştım artık… Başımı kaldırmış, inliyor, içimi yaran koca sikin verdiği acının yavaşça sönmesini, tam aksine vajinamın duvarlarında kocaman şapkasının, damarlı gövdesinin sürtünmesinin verdiği zevk duygusunun yükselişini izliyordum gözlerim kapalı…
Hızlanmaya başladığındaysa küçük kıyamet koptu. Ne yapacağımı bilemedim. Başımı sallıyor, haykırıyordum.
“Aaahhh… Yardın içimi… Mert… Amımı yardın…. Ooohhhh… Bu nasıl zevk? Oohhhh… Hakann… Kocacım… Dayanamıyorum… Öldürüyor beni zevkten… Ahhh… Bilemezsin… Ölüyorum ben… Karını öldürüyor zevkten bu adam… Oooohhhh….”
Hakan Arzu’nun bacaklarının arasında gidip gelmesine ara vermeden saçlarımdan tutup başımı kaldırdı. Gidebildiğince başımı arkaya devirip açılan dudaklarımı çılgınca öpmeye, ısırmaya başladı. Ben de onun dudaklarını ısırıyordum. İki vahşi köpek gibiydik. Bir yandan beni öperken, bir yandan da sürekli mırıldanıyordu,
“Evet aşkım… Görüyorum… Zevk alıyorsun… Güzel değil mi? Vibratöre benzemiyor di mi? Ah benim güzel karım… Seksi karım… Seni aç bıraktım hep… Biliyorum… Affet beni… Ama bundan sonra değişecek. Göreceksin aşkım… Seni seviyorum karıcım… Yeter ki beni bırakma… Ne istersen yaparım senin için…”

Deliriyordum zevkten… Her yerim parsellenmiş, her noktamdan zevk alıyordum. Mert’in koca yarağı arkamda piston gibi gidip gelirken karısı klitorisimi yalıyor, bir yandan alttan ellerini uzatmış memelerimi avuçlayıp uçlarını sıkıyordu. Kocam da dudaklarımı somururken bir yandan da sikini Arzu’nun amına gömmüş, kızın kasıklarına vura vura, taşaklarını çarptıra çarptıra sikiyordu.
Dakikalarca sürdü bu fırtına… Odanın içinde zevk inlemelerimiz, feryatlarımız, erkeklerin şehvetli böğürmeleri, birbirine çarpıp duran bedenlerin şaklamaları, ağız şapırtıları yankılanıyordu. Ne kadar geçti bilmiyorum, kendimi öylesine kaptırmış, şehvetin kollarına bırakmıştım ki, diğerleri gibi… Zevk dalgaları birbirini izliyor, tam bittim derken bir başka dalgayla daha yükseğe çıkıyordum. Sonunda zirveye ulaştım…
Doğum kontrol ilacı kullandığım için çok rahattım. Ama Mert boşalırken bana sormadı bile… Bir anda belimi tutan parmakları kasılırken koca siki içimde daha da büyüdü sanki… Haykırarak boşalmaya, döllerini içime fışkırtmaya başladı. Vajinamın diplerine fışkıran spermlerin sıcaklığı yaktı kavurdu amımı… O sıcaklık beni de tetikledi. Ben de kasılmaya başladım.
Bizim arkamızdan diğerleri geldi peş peşe… Arzu kocamın altında titreyerek, sarsılarak boşalırken, kocam da Arzu’nun belini tutup sikini amından çıkardı. Kadının beyazımtrak am sularına bulanmış sikinin ucundan bir fıskiye gibi fışkıran spermleri, Arzu’nun kalp şeklinde kesilmiş amının kıllarının üzerine, yaşadığı orgazmın etkisiyle sürekli kasılıp gevşeyen karnına, göbeğine yayıldı.

Başladığı gibi bitti her şey… Bir sessizlik kapladı içeriyi… Bir an dondurulmuş bir film sahnesi gibi hareketsiz kaldık dördümüz de… Geniş salonda sadece şöminede yanan odunların çıtırtısı ve soluk soluğa kalmış ciğerlerimizle körük gibi soluma seslerimiz duyuluyordu.
Birbirinin içine girmiş, karışmış bedenlerimiz, ağır çekim yıkılan bir bina gibi yavaş yavaş çözüldü. Mert arkamdan çıkıp kendini yan mindere attı. Ben dizlerimin üzerinde emekleyerek gittim, sırt üstü diğer mindere serildim. Kocam Arzu’nun yanına serildi. Arzu yattığı yerde kalakaldı. Hakan’ın bir eli kadının memesinde, bir bacağıyla bedeninin yarısı kadının üstündeydi. Sönmüş siki kadının kalçalarına değiyordu.
Bir zaman öylece yatıp kaldık. Sonra Mert çırılçıplak kalktı, önünde sallanan, yarı inik haliyle bile kocamın sikinden daha büyük görünen aletini sağa sola sallayarak masaya gitti. Masanın üzerindeki şarap şişesinden hepimize birer kadeh doldurup verdi, yanıma, mindere uzandı. Dirseklerimizin üzerinde, konuşmadan, yorgun bedenlerimizle şaraplarımızı yudumladık, kendimize gelmeye çalıştık.
Sonra şarabımı bitirmeden Mert elimden kadehimi aldı, yan tarafa mümkün olduğunca uzağımıza yere bıraktı kendi kadehiyle beraber… Gözleri parlıyordu. Siki yine kalkmış, eski sertliğini almıştı. İstiyordu beni… Şehvetle parlayan gözleri çıplak bedenimin her yerinde, dudaklarımda dolaşıyordu. Dudaklarıma kapandı. Başımı çevirip kendimi çekmeye çalıştım,
“Yoo… Yine mi? Daha yeni yaptık aşkım…” diyecek oldum, dudaklarıma yumulup susturdu beni… Pençesini atıp kalçalarımı avuçladı,
“Seni istiyorum Gül… Doymadım sana… Şimdi sıra o güzel götünde… Arzu’ya da söyledim. Senin güzel götünü gördüğümden beri seninle anal seks yapmak en büyük hayalim, inan bana… Kalçalarının, götünün hastası oldum…”

İtiraz etmeye çalıştım umutsuzca… Kocamın önünde, az önce beni domaltıp koca yarağını amıma geçiren ve hayatımın en büyük zevkini yaşatan adama götümü sikmemesi için yalvarıyordum.
“Hayır… Kocam bile sikmedi beni arkamdan… Mert, ne olur… Amıma zor aldım senin koca sikini aşkım… Minicik deliğime nasıl girsin? Lütfen… Amımı sik ne olur, yalvarırım…”
Arzu elinde içki kadehiyle, gülümseyerek, yattığı yerden bizi izliyordu. Kocamın göğüslerini, bütün bedenini okşamalarının etkisiyle meme uçları kabarmıştı. Kocama döndüm bu kez,
“Hakan, bir şey söyle sen de kocacım… Arkamı becermek, sikmek istiyor bu adam… Lütfen söyle Mert’e, götümü sikmesin… Dayanamam…” O cevap vermeden Arzu atıldı,
“Merak etme Gül… Kocam çok tecrübeli göt sikme konusunda… Buraya tedarikli geldik zaten… Mert senin minik deliğini sikmeyi çok istiyor. Kayganlaştırıcılar, kremler her şey var çantamda… Sen de zevk alacaksın inan bana… Çok güzel olacak…”
Bu kez kocam karıştı söze… Meme uçlarını emip duruyordu Arzu’nun… Başını kadının uçları şişmiş koca memelerinden kaldırdı. Bana dönüp,
“Evet Gül… Bırak siksin seni… Ben de izlemek istiyorum. Bugüne kadar bana hiç vermedin arkanı… Şimdi Mert’in sikiyle açılışını yap bakalım. Götünün bekareti bozulup alışınca bana da arkandan verirsin artık…”
Çaresizce razı oldum. Üçü de benim sikilmemi istiyorlardı. Ve istedikleri de oldu. Geniş minderin üstüne koyduğu iki koca yastığa beni yüzükoyun yatıran Mert, yanında getirdiği kayganlaştırıcı kremi parmak parmak alıp minik deliğimi bir güzel kremledi, parmaklarını teker teker sokup çıkarıp alıştırdı.
Gerçekten deneyimliydi bu konuda… Hiç acele etmeden, yavaşça, canımı yakmadan, güzel güzel yapıyordu işini… Öyle ki bir an geldi, arka deliğime girip çıkan parmaklar zevk vermeye, beni kıvrandırmaya başladı. Korku geçmiş, kendimi kasmayı bırakmıştım. Artık parmaklarının ikisi mi giriyordu, üçü mü giriyordu bilmiyordum. Ama deliğime giren parmakların germesinden birden fazla olduğunu anlayabiliyordum.
Yüzükoyun uzanmış arkama giren parmakların verdiği zevki alırken yüzüm bizimkilere dönüktü. Arzu da bizi izliyordu yattığı yerden… Sonunda o da harekete geçti. Bacaklarını ayırıp kocamı davet etti. Kocam bacaklarının arasına girdi. Arzu kocamın sikini tutup amına sürttürdü. Am sularında iyice ıslattığı siki arka deliğine dayadı. Sonunda muradına eren kocam heyecan içindeydi. Bir anda kalçalarını itip kadının göt deliğine girdi. Gidip gelmeye başladı.

Ben dalmış onları izlerken birden arka deliğimin gerildiğini hissettim. Mert koca sikini arkama dayamış, başını sokmaya çalışıyordu. Kaçmak istedim, kaçamadım. Belimi sımsıkı tutmuş, bırakmıyordu. Sonra fark ettim ki öyle büyük, katlanılmayacak bir acı değildi hissettiğim… Büzüğüm kayganlaştırıcının, ikişer üçer girip çıkan parmakların etkisiyle açılmış, girmeye müsait hale gelmişti. Anestezi etkisi mi vardı kremin bilemedim. Hatta ve hatta Mert’in sikinin girmesini ister gibi açılıp kapanıyordu, hissediyordum.
O da girdi zaten… Zorlayarak da olsa girdi. Yavaşça… Beklete beklete… Santim santim… Dudaklarımı ısırıp bitmesini bekledim. Sonunda kasıkları kalçalarıma dayandığında anladım ki, Mert’in o koca yarağını dibine kadar almıştım götüme…
Ah benim anlayışlı erkeğim… Sikicim… Arka deliğime giren organın gerginliğiyle, heyecanın etkisiyle buz kesmiştim. Anladı. Hiç acele etmedi. Dibime dayanmış vaziyette bekledi öylece… Üzerime eğilip sırtımı, boynumu öptü. Alttan memelerimi okşadı. Elini önüme atıp karnımı, amımı, dudaklarını okşadı. Parmakları kabarmış klitorisimi okşayıp işaret ve orta parmaklarının arasında kıstırdığındaysa bu kez acıyla değil, şehvetle inledim…
“Aahhh… Çok güzel… Mert… Bitiriyorsun beni…”
“Sana söyledim Gül’üm… İnan bana, çok zevk alacaksın… Ohhh… Gerçekten kocan seni sikmemiş… Hakan, karının göt deliği öyle dar ki… Yarrağımı eldiven gibi sardı… Ortak, inan bana, ateş gibi karının götü ortağım…”
Kocam Arzu’nun arkasında, göt deliğinde gidip geliyordu bizi seyrederken… O da müthiş zevk alıyordu, gözlerinin kaymasından belliydi…
“Uhhh… Bilmiyorum ortak… Hiç götünden sikmedim ki karımı… İzin vermedi hiç… Ama bundan sonra sikerim artık… Ohhh… Çok güzelmiş anal seks… Artık götünden de sikerim seni karıcım…”

Kocamın küçük siki Arzu’nun götünün kovuğuna gitmemişti sanırım… Ama o da elini alttan amına götürmüş, ovalayıp duruyor, aldığı zevki arttırmaya çalışıyordu. Sonunda bir yandan kendi amını okşamaları, bir yandan kocamın sikinin gidip gelmesiyle orgazma ulaştı.
O bağırarak orgazm olurken, kasılan göt deliğinin etkisinden, bugüne kadar yapamadığı anal seksin zevkiyle kendinden geçen kocam da boşaldı. Kendilerini yere attılar, bizi izlemeye başladılar.
Ben sürekli bir orgazm halindeydim. Mert’in kaygan arka deliğimde, yara yara gidip gelen siki, klitorisimi ufalayan parmakları beni zevkten bitiriyor, amımdan sürekli sular, seller fışkırıyordu. Bacaklarımdan aşağı süzüldüğünü hissediyordum. Mert içimde gidip geldikçe tüysüz kasıkları kalçalarıma, altta sallanan koca torbaları da ıslak amıma çarpıp duruyordu. Bu da aldığım zevki üçe beşe katlıyordu.
Defalarca, haykırarak, kasılarak boşaldım Mert’in altında… O ise hala arkamda gidip geliyordu. Aklıma sokakta gördüğüm sikişen köpekler geldi. Evet… Dişisinin arkasına geçmiş azgın bir erkek köpek gibi, kısrağının arkasına çıkmış aygır gibi sikiyordu beni sikici erkeğim… Başım dönmeye, gözlerim kararmaya başlamıştı artık… Dayanamayacak hale gelmiştim.
“Mert… Lütfen… Bitir artık… Oohhh… Bayılmak üzereyim… Hadi aşkım… Bitir şunu, gel artık… Dayanamıyorum…”
“Ohhh… Az kaldı Gül’üm… Az kaldı yavrum… Ben de geliyorum… Sabret biraz… Uhhhh… Öyle zevkli ki seni sikmek… Yavrum benim… İstersen Arzu’ya sor… Onu sikerken hep senin bu yastık gibi götünü hayal ettim… Karımın götüne boşalırken senin adını haykırdım… Şimdi hayalim gerçek oldu… Şimdi senin götüne boşalmak üzereyim… Ohhhhh….”
Sonunda ben kendimden geçmek üzereyken boşalmaya başladı. Belimi tutan parmakları delip geçecek gibi sımsıkı kasıldı, kalça hareketleri gitgide yavaşladı. Nihayet içime girip çıkan sikinin kalınlığında bir azalma hissettim.

Sikini arkamdan çıkarıp yana devrildiğinde, dölleriyle karışık am sularım bacaklarımdan aşağıya süzülüyordu. Yüksek yastıkları karnımın altından çekip fırlattım, kendimi sırt üstü mindere bıraktım. Göt deliğimden içeriye serin hava girdiğini hissediyordum yattığım yerde… İyice açılmış olmalıydı.
Arzu emekleyerek yanıma geldi, dudaklarımdan öptü. Dipleri terleyen saçlarımı okşadı. Onun bu sevgi gösterisine halsizce gülümseyerek karşılık verdim. Doğumdan yeni çıkmış loğusa kadınlar gibi halsiz, bitkin hissediyordum kendimi…
Kocam da diğer yanımdan yaklaştı. Elini memelerimde, karnımda dolaştırıp okşadı, o da Arzu’nun yaptığı gibi yanaklarımdan dudaklarımdan öptü. Ben de onu öptüm. Saçlarını okşayarak,
“Teşekkür ederim kocacım…” diye fısıldadım. “Bu zevki bana yaşattığın için… Ah benim anlayışlı kocam… ”
Bacaklarım aralandı. Mert bacak aramdan yaklaşıp uzandı, başını yavaşça karnımın üzerine koydu. Yattığı yerden bacaklarımı, bellerimi okşuyordu o da… Dördümüz bir sevgi yumağı oluşturmuştuk. Merkezde ben, sevgililerim her yerimi okşayıp öpüyorlardı.
Mutlulukla gözlerimi yumdum. İçimden bu anın hiç bitmemesini, hep sürmesini diledim.
starlord isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bookmarks


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Copyright 2010
Theme By : seruvenci.net
Dikkat: DoyumsuzGeceler.Net, 5651 sayılı yasada tanımlanan (içerik sağlayıcı) olarak hizmet vermektedir. Sitemizde bulunan içerikler ve film paylaşım sitelerinde barınmaktadır ve telif hakkı içerikler de o siteleri ilgilendirir. Biz sitemiz adına internet ortamına hiçbir film yüklemesi yapmamaktayız. Herhangi bir içeriğin kaldırılması talebi bize iletildiği takdirde 3 iş günü içerisinde o içerik yayından kaldırılır. İlgili konularla iletişim için
com adresinden e-mail yoluyla, veya iletişim formunu kullanarak ulaşabilirsiniz. bursa escort bayan bursa escort bursa escort bursa escort
izmit escort kocaeli escort escort bayan izmit escort escort bayan escort bayan escort bayan izmit escort izmit escort izmit escort izmit escort izmit escort izmit escort izmit escort izmit escort gebze escort izmit escort izmit escort izmit escort izmit escort gebze escort izmit escort izmit escort izmit escort izmit escort izmit escort escort bayan izmit escort izmit escort izmit escort izmit escort izmit escort izmit escort izmit escort izmit escort izmit escort izmit escort kocaeli escort escort bayan izmit escort izmit escort izmit escort izmit escort kocaeli escort izmit escort kocaeli escort izmit escort izmit escort izmit escort izmit escort kocaeli escort izmit escort izmit escort izmit escort kocaeli escort izmit escort izmit escort kocaeli escort
alt yazılı porno seks hikayeleri
seks filmi izle sincan escort kızılay escort rus escort keçiören escort beylikduzu escort izmir escort izmir escort izmir escort istanbul travesti Anadolu Yakası Escort Kartal escort Kurtköy escort Maltepe escort Pendik escort Kartal escort altyazılı porno şişli escort mecidiyeköy escort beşiktaş escort escort istanbul ataköy escort bursa escort bursa escort bursa escort bursa escort bursa escort alt yazılı porno gaziantep escort bayan gaziantep escort seks hikayeleri gaziantep escort Canlı bahis siteleri escort escort escort travestileri travestileri Escort bayan Escort bayan bahisu.com girisbahis.com etlik escort etimesgut escort antalya rus escort Ankara escort bayan Escort ankara Escort ankara Escort eryaman Keçiören escort Escort ankara Sincan escort bayan Çankaya escort bayan hurilerim.com Escort escort istanbul escort beylikdüzü escort ankara escort