TU7NA

Merhaba Bakire sikiş tutkunları. Öğretmen olarak atandığım üçüncü lise biraz köyde kalıyordu. Köyde biliyorsunuz imkanlar kısıtlı oluyor, sosyal hayat neredeyse sıfır ve gezip dolaşılacak yer pek yok. Aslında ben öğrencilerine ilgi duyan, liseli kızlarla sex için olmadık şeyleri yapan lise öğretmenlerinden biri değilim ama başka yapacak bir şey, bir aktivite olmadığı için mecburen bende öğrencilerle samimi olup günümün çoğunu, yani okul dışında günümün çoğunu onlarla geçirmeye başladım.

Yaş itibariyle aramızda en az fark olan lise son öğrencileri ile zaman zaman maç yapar, kimi zaman sohbet için bir araya gelirdik. Diğer öğretmenler benden daha eski oldukları için ve genelde evli olduklarından dolayı yapacak edecek sürekli bir şeyler bulurlardı ama ben her defasında liseli arkadaşlarımla zaman geçirmek zorunda kalıyordum. Yani bu durum başlarda sıkıcı geliyordu, yaşım 26 ve bana yaşı en yakın olan öğrencilerim maksimum 18 yaşındaydılar. İşte bunlardan birisi ile, yani yaşı 18 olan lise son öğrencilerimden birisi ile aramı diğerlerine göre daha sıcak ve daha yakın tutmaya başlamam fazla uzun sürmedi. Şuan biliyorsunuz ki tatil dönemindeyiz ve okullar kapalı. İşte bu durumdan yararlanarak, geçtiğimiz sezon lise son öğrencisi olan Yaşıtlarına Göre Olgun Köylü Kızı Liseli Kezban ile aramızda yoğun şekilde diyebileceğim bir çekim başladı. Bu köylü kızıyla sex olayını aslında pek sık düşünmesemde ara ara, tabi okullar açık olduğu zamanlarda ara ara düşünmeden edemiyordum.

Kız fizik olarak gayet yetişkindi, üzerindeki elbise neredeyse iki beden küçük geliyordu ve eteğini boyunu siz tahmin edersiniz. Edemeyenler için etek boyu dizlerinin üzerinde idi, genelde onu görebilmek için ve bacaklarının muhteşemliğine bakabilmek için oturduğu sıranın yanından sık sık geçerdim. Bu liseli köylü kızı gözüme ilk takıldığında, yani sıradan bir takılışta söz etmiyorum, sikmeyi kafaya ilk koyduğumda bahçede kızlarla erkekler karşışık voleybol oynuyorduk. Branş öğretmeni olduğum için ve o gün Kezbanların sınıfına son dersi ben verdiğim için dersten sonra bir kaç saat voleybol oynamak üzere sözleşmiştik. Dışarı çıktığımızda gözüm sürekli Kezban’da ve onun neredeyse mini sayılabilecek liseli eteğindeydi. Bazı öğrenciler benim Kezban’a olan ilgimi anlamışlardı bile, zaman zaman Kezban’ın bacaklarına bakarken veya ona kur yaparken etraftakilerinde dikkatini çekiyordu. Elimden geldiği kadar gizlesemde sonuçta bir kıza ilgi duyduğunuz eninde sonunda belli oluyor.

Neyseki benim için bu bir problem değil, Kezban’a ilgi duyduğumu bir kaç öğrencim biliyor ama şu ana kadar pek başıma dert açmadılar. Tekrar voleybol oynadığımız güne dönecek olursak o gün Kezban ile karşı takımlarda olmuştuk. Ben her fırsatta onu izliyor, topa vurduğunda yukarı kalkan eteğinin altından çıkanlara bakıyor ve birnevi voleybol sahasının içerisinde sertleşiyordum. Oyun bir saatten uzun sürdü, oyundan sonra Kezban ve bir arkadaşı okula tekrar girerek tuvalete gittiler. Tabi benim orada durmam saçma olacağından bende peşlerinden tuvalete kadar gittim. Tuvaletin önünde, çaprazında duran duvarda asılı bir kaç resmi inceliyor gibi yaparak Kezban’ın tuvaletten çıkmasını bekledim. Tuvaletten çıktığında karşısında beni görünce pekte şaşırmadı açıkçası. Benim onu takip edeceğimi biliyor, ona karşı olan ilgimi fark ediyor ama bir türlü karşılık vermek için kendinden o cesareti bulamıyordu. O ana kadar hiç Kezban ile facebook üzerinden görüşmek aklıma gelmemişti.

O tuvaletin önünde ki bekleyişim Kezban’ın de dikkatini çektiği için arkadaşı tuvaletten çıkmadan yanıma gelerek “hocam sizin facebook hesabınız var mı” diye sordu. Pek sık kullanmasamda “evet var, senin var mı” diye sordum. O an birbirimize hesaplarımızı verdik. Benimki zaten isim soy isim olduğu için bulunması kolay bir hesaptı ama Kezban benim gibi sıradan bir hesap ismi kullanmamıştı o yüzden arasamda zaten facebook’ta bulamazdım. Hesabının adresini aldıktan sonra Kezban ile bir kaç dakika daha öğretmen öğrenci ilişkileri içerisinde görüştükten ve bakıştıktan sonra onun eve gitmek için okuldan çıkması ile beraber bende okuldan çıkıp doğru eve geçtim ve yeni bir facebook hesabı açıp o hesap üzerinden sadece Kezban ile sohbet etmeye başladım. Hesabı kıs ismi ile açmıştım, kendimi tamamen farklı ilde oturan, 35 yaşında olgun bir kadın olarak tanıttım. Kezban’ıekledikten sonra bir kaç saat beni kabul etmesini bekledim. Arkadaşlığa kabul ettikten sonra o gün aramızda başlayan bambaşka bir arkadaşlık oldu.

Artık facebook üzerinden neredeyse her gece Kezban ile görüşüyor, birbirimize resimlerimizi gönderiyor ve hatta zaman zaman ortam müsait olursa karşılıklı kamera bile açıyorduk. Genelde sürekli müsait olduğum için kamera açan taraf ben oluyordum. Kezban ise örneğin annesi ve babası evde olmadığında, bir düğün dernek işleri olduğunda kamerasını açıyor ve aklımı başımdan alıyordu. Okullar kapanana kadar kendimi nasıl tuttum bilemiyorum ama kimi zaman Kezban karşı tarafta sohbet etmek için birşeyler yazarken bende kameradan onu izleyip yarrağımı okşuyordum. Okulların kapanmasına bir kaç gün kala köylü kızı Kezban ile aramızdaki sohbet hiç olmadığı kadar ilerlemişti. Yine sıradan bir akşam üzeri internetin başına geçerek bir kaç fatura yatırma işlemi yapacak sonrasında da Kezban ile kamerada sohbet edecektik. Tam bankaya girmişken Kezban’dan mesaj geldi, mesajda kamera açmamı istemişti. Dalgınlıkla elimi yarrağıma atıp Kezban’ıdüşünerek bankaya girerken kameranın da açıldığını fark etmemiştim.

O ana kadar hiç bariz bir şekilde Kezban’ın karşısında yarrağımı okşamamıştım, o gün bankayı incelerken yarrağımı okşuyor, Kezban’ıhayal ederek kendimden geçiyordum. Bankada işim bittiğinde sayfayı kapatır kapatmaz karşıma facebook sayfası çıkınca birden şok oldum. Sadece benim kameram açıktı, yaptıklarımı Kezban’ın fark edip etmediğini bilmiyordum ama olanlardan dolayı yüzüm öyle kızarmıştı ki anlatamam. Derken Kezban’a mesaj attım “orda mısın, ne yapıyorsun” diye, bir kaç dakika dönüş yapmayınca içten içe “acaba yarrağımla oynadığımı gördüde o yüzden mi yazmıyor” diye düşündüm. Bir kaç dakikanın ardından mesajıma karşılık verdi ve “kamera açmamı ister misin” diye sordu. Halbuki ben bankaya girmeden önce Kezban’a “kamera açar mısın, müsait misin” diye sormuştum ama evde annesinin ve babasının olduğunu söyleyerek açmak istememişti. Bu teklifini hemen kabul ettim ve “hadi aç, seni görmek için sabırsızlanıyorum” dedim.

Kezban kamerasını açtığında yüzünde bir gülümseme vardı, bir türlü gitmeyen gülümsemesini bir iki dakikanın ardından daha fazla dayanamadım ve sordum. Her hangi bir nedeninin olmadığını söylüyor “öylesine gülümsüyorum” işte diyordu. Buna inanmamıştım ama daha fazlada üstelemek istemiyordum. Sohbete başladıktan kısa bir süre sonra daha önce hiç konuşmadığımız türden sohbetlere girdik. Ona olan ilgimden haberi vardı, çok güzel olduğunu sık sık söylüyordum ve neredeyse “seni seviyorum” bile demiştim. Tam olarak yüzüne karşı seni seviyorum demesemde ima etmiştim yani ama o gün seviden ziyade konumuz daha çok cinsellik üzerineydi. Bana cinsellik ile ilgili ilk sorduğu soru öyle bir soruydu ki cevaplamadan önce bir kaç saniye utancımı gizleyemedim. Kezban bana “her bakire kız ilişkiye girdiğinde kanama olur mu” diye sormuştu. Bu soruya cevap vermek için yeteri kadar bilgim olmadığı için “tam emin değilim ama olmuyor sanırım” diye cevap verdim.

Bunun üzerine Kezban “o zaman ben internette biraz araştırayım” diyerek sorusuna cevap aramaya başladı. Tabi bu arama sırasında karşısına çıkan görüntüleri benimlede paylaşıyordu. Zaman zaman resmen erotik görüntüler gönderiyor ve beraber izleyerek zevke geliyorduk. Sonunda bu soruyu neden sorduğunu merak ederek “hayırdır neden böyle bir soru sordun, bakire değil misin yoksa” diye şakayla karışık bir mesaj attım. Kamerada benide gördüğü için bu soruyu sorarken kahkaha atıyordum o yüzden ciddiye almaz diye düşünmüştüm ve sohbetin sonunda her hangi sakıncalı bir durum yaşanmaz diye tahmin ediyordum. Tabi beklediğim gibi olmadı ve Kezban gayet ciddi bir yüz ifadesi ile “nereden çıkardın ki, bakire bir kızım ben tabiki, daha önce hiç ilişkiye girmedim” dedi. Yüzündeki o ifadeden yalan söylediğini ve birşeyler gizlediğini anladım. Kezban ile aramızdaki samimiyete güvenerek bende ciddi bir ifade takınarak “birşey mi oldu, benimle konuşmak ister misin” diye sordum.

Sorumun ardından ardı arkası kesilmek bilmeyen bir hayat hikayesi başladı resmen. Kezban daha önce üç defa ilişkiye girdiğini ve üç ilişkinin de bu sene, yani lise sonda olduğunu söyledi. Çok seksi çok tatlı ve bir o kadar da ateşli bir kızdı Kezban ama üç erkekle ilişkiye girecek kadar çapkın olabileceğini düşünmemiştim. Bu üç erkekle aynı anda girmemiş tabi, onu belirteyimde yanlış anlaşılmasın. Lise sona geçtikten sonra okullar kapanana kadar üç erkek arkadaşıyla ilişkiye girmişti. Tabi bu ilişki yüzünden bakire köylü kızı Kezban artık bakire değildi ve eğer korunmasız bir ilişki yaşamışsa hamile olma ihtimali bile vardı. Yaklaşık iki saat boyunca sürekli konuştuk, ilişkiye girdiği arkadaşların isimlerini söyledi. Söylediği üç arkadaşınıda tanıyordum ve gerçekten o üç ismi duyduğumda Kezban’ın dediklerine daha fazla inanmaya başlamıştım çünkü verdiği isimler bu işi yapacak kişilerdi. Yani olurya hani okulun şımarık çocukları, işte bu üç isimde okulun en şımarık, yaramaz çocuklarıydı.

Kezban yaşanılanları en ince detayına kadar anlattıktan sonra, iki saat kadar sonra artık yatmak için çıkmak istediğini söylediğinde anlattıklarından dolayı sertleştiğimi belli etmeden “tamam Kezban iyi akşamlar, yarın görüşürüz” diyerek facebook’u kapattım. Kapattıktan sonra tüm anlattıkları bende öyle bir azgınlık oluşturmuştu ki facebooktan çıkar çıkmaz hemen bir porno sitesine girerek liseli pornosu izlemeye başladım. Kezban’ın anlattıkları bir yandan, karşımda dönen liseli pornosu bir yandan saniyeler içerisinde peçeteye boşaldım. O an Kezban’ın bu anlattıklarını leyhime kullanabileceğimi fark ettim. Tabiki şantaj falan değil, sadece o her ne kadar liseli bir kız olsada bakire değildi ve bakire olmaması benim işime gelirdi. Ertesi gün olduğunda artık Kezban benim için bir liseli değil sanki benim gibi öğretmendi ve onu bir şekilde yatağa atabilmek için elimden geleni yapmaya hazırdım. Okulların kapanmasına son iki gün kaldığında okulun koridorlarında Kezban ile karşılaştığım bir an onu okul sorası evime davet ettim.

Bu davet biliyordum ki biraz sorun teşkil edebilirdi, özellikle ailesi duyacak olsa işim biterdi ama elimde değildi ne yapabilirdim ki. Kızı her gördüğümde yarrağımda belirgi bir sertleşme oluyordu. Yani onu düşünmeme gerek yok, fantaziler kurmama gerek yok, kızı bir kez görsem yeterli. Zaten üzerindeki o seksi liseli kıyafeti beni benden almasına yetiyordu. Kezban teklifimi kabul etmekle etmemek arasında kaldığında bana “bilemiyorum ki müsait olursam gelebilirim” dedi. Bu benim için “gelemem müsait değilim” gibi bir sözdü, açıkçası hiç geleceğine ihtimal bile vermiyordum. Koridorda bir kaç dakikalık konuşmanın ve randevulaşmanın sonrasında Kezban sınıfına gitti, bende işime baktım. Okul bittiğinde eve geçerek facebook hesabıma giriş yaptım ve Kezban’a “gelecek misin” diye mesaj gönderdim. Bana gönderdiği mesaj resmen bulutların üzerine uçmama neden olmuştu. Mesajda “bu gün gelemem ama cumartesi bizimkiler düğüne gidecekler, öğleden sonra gece yarısına kadar müsatim” demişti.

Cuma günü okulun son günü olduğu için cumartesi artık Kezban lise öğrencisi olmayacak, liseden mezu bir kız olacaktı . Bu durum gerçekten benim için bulunmaz bir fırsattı. O gün ve cuma günü nasıl geçti hiç ama hiç bilmiyorum, lakin zamanın çok yavaş geçtiğini söyleyebilirim. Cumartesi günü olduğunda saat sabah onda hemen bilgisayar başına geçtim ve Kezban’a facebook üzerinden “geliyorsun demi” diye mesaj gönderdim. Gönderdikten sonra ailesinin mesajı göreceğini düşünerek çok pişman oldum ama bir kere mesajı göndermiştim bile. Her şeyin sorunsuz işlemesini istediğim için en ufak bir detay bile işleri bozacak diye düşünüyordum. Neyseki düşündüğüm gibi olmadı ve ailesi mesajımı görmedi, mesajımı yarım saat kadar sonra Kezban gördü ve “bizimkiler çıkar çıkmaz geliyorum” yazdı. Aradan bir saat kadar geçtikten sonra Kezban dediği gibi gelmişti. Oturduğum yer lojman türünde bir yer olduğu için okulun arazisinin içerinde idi. Yani etrafta kimse yoksa lojmana giren çıkanı öyle net bir şekilde gören veya takip eden kimse yoktu.

Kezban’ın lojmanın önüne geldiğini gördüğümde hemen dış kapıyı açtım ve kaldığım dairenin kapısınıda açarak kapının önünde beklemeye başladım. Merdivenlerden çıktıkça sesi dahada yakınlaşıyordu ve kalbim dahada sert atmaya başlıyordu. Hani derlerya kalbim yerinde çıkacak gibi oldu diye, işte aynen bende de o şekilde bir duyğu vardı. Sonunda merdivenleri çıkarak dairemin önüne geldiğinde Kezban’a şöyle bir baktım ve o an artık aramızda bir engel kalmadığı için, yani liseli olmadığı ve öğrencim olmadığı için resmen aşık oldum. Üzerinde siyah kumaş bir pantolon vardı. Pantolonun üzerinde kareli sarı ve lacivert renklerine sahip bir gömlek. Kızın memeleri zaten söylemedim ama gözden kaçmayacak kadar büyüktü. Gömleğinin önünden öyle bir kabarmıştı ki düğmeleri sanki fırlayacak gibi duruyordu. Hemen “hoş geldin Kezban, kimse görmeden gir içeri” dedim ve eve aldım. İçeri girer girmez “aç mısın, yemek hazırlayayım mı” diye sordum. Kezban “evden aç çıktım aslında birşeyler yiyebiliriz” diyerek gülümsedi.

O an onun için yapmayacağım şey yoktu. Hemen mutfağa giderek kahvaltılık birşeyler hazırladım, bekar olduğum için mutfak işlerinde gayet iyiydim ve gerçekten güzel bir sofra hazırlayarak karşılıklı oturup yemek yemeye başladık. Kezban karşımda yemek yerken, ağzına brşeyler sokuşturuken gözlerim onu takip ediyor, ağzına giren çıkanı izliyordum. Yani kızın yemek yemesinden bile tahrik oluyordum resmen. Yemekten kalkmaya fırsat vermeden “sivil kıyafetlerle çok daha seksi görünüyorsun” dedim. Gayet rahat bir şekilde “ben her şekilde seksi bir kızım” dedi ve gülümseyerek elini uzatıp elimi tutarak teşekkür etti. Elimi tuttuğunda hissettiğim yumuşaklık beni benden almaya yetmişti. Elini bırakmadan dudaklarıma götürdüm ve öperek “teşekküre gerek yok, bunlar gerçek şeyler” dedim. Yemekte sonra televizyonun başına geçerek günlük şeylerden söz etmeye başladık. Kezban bana “tatilde eve gidecek misin” diye sordu, bende “evde ilgimi çeken birşey yok ama burada var, gitmeyi düşünmüyorum” dedim.

Gülümseyerek “hmmm burda ne var ki seni tutan” diye sordu, cevap vermek yerine dudaklarına yaklaşık ufak bir öpücük attım. Sonra kedimi geri çekip “beni tutan şeyin ne olduğunu çok iyi biliyorsun” dedim. Karşılık olarak oda dudakların yaklaştırdı ve öpmem için beklemeye başladı. İkinci öpücükte benim kadar oda istekliydi ve Kezban ile sevişmeye tam olarak işte o an başladık. Dudaklarımız birbirimizden ayrılmıyordu, zaman zaman dillerimizi kullanıyorduk ve nihayetinde de o benim yarrağımı bende onun amını okşamaya başlamam yemekten sonra bir kaç dakikamızı almıştı. Bir kaç dakika içerisinde Kezban ile salonda nefes nefese bir ilişki başlatmıştık. Dudaklarımı o kadar güzel emiyordu ki daha o dakika Kezban’ın başkalarıyla öpüşmüş olduğuna hak verdim. Sıradan bir liseli kız dudaklarını bu kadar profesyonel kullanamaz, inamıyorum. Ama liseli köylü kızı Kezban kelimenin tam anlamı ile dudaklarını kullanarak beni boşaltabilecek kapasiteye sahipti.

Dudaklarını sadece dudaklarıma yapıştırdı ve emdi zannetmeyin. Önce dudaklarımı emdi, ardından boynuma inerek hem küçük küçük ısırıklar hem hırslı hırslı emmelerle boynumla ilgilendi. Sonundada elini yarrağımın üzerine koyup “artık çıkartmanın zamanı gelmedimi” diyerek sikiş için onu yatağa atmamı istedi. Daha önce hiç bu kadar sertleştiğimi hatırlamıyorum, hem yarrağım hemde tavırlarım olarak söylüyorum bunu. Kezban yarrağımı sıkıca tutup “çıkarmanın zamanı gelmedimi” deyince ellerimle boynunu sıkıca tuttum ve her geçen saniye daha fazla sıkarak “çok mu azdın” diye sordum. Konuşamıyordu ama başını sallayarak “evet azdım” demeye çalışıyordu. Boğazını bıraktığımda derin bir nefes aldı ve “hani ne tarafta yatak odan, götür beni oraya” dedi. Yatak odasına doğru yöneldiğimde benden önce önden önden giderek odaya ilk o girdi, elimi tutup çekiştirerek yatağa doğru ilerledik ve yatağa uzanıp benide üzerine çekti. Kıyafetlerimizi çıkartmadan bir kaç dakika yatağın üzerinde seviştik durduk.

Artık yarrağım bana acı verdiği için Kezban’ıyatakta bıraktım, ayağa kalkıp üzerimde ne var ne yok hepsini çıkarttım ve Kezban’ı yanına gelerek onun kıyafetlerini çıkartmaya başladım. Kız saniyeler geçmeden tüm güzelliği ile, çırılçıplak bir şekilde karşımda kalakaldı. Yatağımda liseli çıplak bir kız vardı, yarrağım olmadığı kadar sertti ve kızın bakire olmaması beni dahada heyecanlandrıyordu. Hemen üzerine çullanmamla yarrağımı kızın eline vererek “amına daya” demem bir oldu. Kezban yarrağımı amına dayadıktan sonra biraz o kendini bana doğru iterek, biraz ben yarrağımı ona doğru ittirerek sikişmeye başladık. Benim kadar oda çok azgındı ve yarrağımı biran evvel içine almak için can atıyordu. Bu kadar sex düşkünü bir kız inanın bana kolay kolay denk getirilipte yatağa atılmaz. Bunu daha ilk saniyelerde bildiğim için fırsatı iyi değerlendirdim ve öyle çabucak orgazm olmaması için ara ara molalar vermeye başladım. Yarrağımı soktuktan bir kaç dakika sonra kız kendinden öyle geçmişti ki ilk molayı o zaman verdim.

Yarrağımı çıkarttığımda yalvaran bakışlarla tekrar içine girmemi istedi ama girmedim ve dudaklarımı emerek bir kaç dakika sakinleşmesini bekledim. Ardından yarrağımı yine içine sokup bir süre daha sikmeye ve Kezban’ıinletmeye devam ettim. İkinci girişimde sanıyorum bir kaç saniye daha geç kalsam Kezban ilk orgazmını yaşayacaktı ama son anda yüzündeki o ifadeden ve kendini sıkmasından orgazm olacağını fark etmemle yarrağımı geri çekmem bir oldu. Yalnız o çekişte Kezban derinden bir “aaaahh” çektikte sonra amıı yarrağıma doğru yaklaştırmaya çalışması, sikilmek için bu kadar çaba sarf etmesi ne yalan söyleyeyim yarrağımı çektiğime pişman olmama neden oldu. Böylesine istekli davradığı için yarrağımı çok geçmeden tekrar amına soktum ve son hız sikmeye devam ettim. Bir kaç dakika sonra Kezban “domalt beni, domaltta sik beni” diye inlemeye, fısıldamaya başlayınca yarrağımı güç bela amından çıkarttım ve yatağın üzerine dediği gibi domaltarak arkasına geçip belinden sıkıca kavradım.

Yarrağıma hiç elimi dahi sürmeden yarrağımı Kezban’ın sırılsıklam olmuş amına koydum. Kız o sırada bana birşeyler söylüyordu ama tam duyamıyordum, yarrağımı hafif iteklemeye başladığımda kendini ileri doğru itti ve “sen dur” diyerek bana sabit beklememi söyledi. Ben harket etmeden beklerken oda kendini bana doğru itekleyip yarrağımı amından içeri alıverdi. Kezban bu pozsiyona fazla dayanamadığı için çok geçmeden yatağımın çarşaflarını tıpkı porno filmlerde ki porno yıldızlarının sikiş esnasında yatağın çarşafını avuçlarının arasına alarak sıktığı gibi sıkmaya başladı. İşte o an çıkan sesler, çıkan iniltiler ve bir liseliden duyulması çok güç olan küfürler havada uçuşmaya başladı. Kız orgazm olurken bir an bile durmadan sürekli bana “hayvan gibi siktin beni, amımı paramparça ettin, fahişen yaptın beni, şerefsiz” diye söylenmeye başladı. Bir kızdan sikiş esnasında bunları duymak insanı öyle etkiliyor ki Kezban boşalırken ben en azından bir kaç dakika daha sikerim diye düşünüyordum ama düşündüğüm gibi olmadı.

Yarrağımı inanın bana içinden zor çıkarttım desem yalan söylemiş olmam. Bir anda boşalma isteğim gelmişti ve Kezban’ın içinden çıkmadan boşalmayı bile düşünmüştüm ama neyseki bilinçsizde olsa yarrağımı liseli köylü kızı Kezban’ın amcığından çıkarttım ve göt deliğine yapıştırarak otuzbir çekmeye başladım. Yarrağım kızın götten girmediği için içine boşalmıyordum ama göt deliğinden akan spermlerin kızın amına doğru, oradanda damlaya damlaya yatağıma doğru akıyordu. Bu sikiş hem Kezban’ıhemde beni doyurmaya yetmişti. Boşaldıktan sonra banyoya girmeden önce yarım saat kadar yatakta yattık ve hafif bir uykuya bile daldık. Ardından kendime geldiğimde Kezban hala uyuyordu, yanından kalkarak duşa girip temizlendim. Ben duştan tam çıkarken Kezban’da çırılçıplak bir şekilde duşun önüne geldi. İkinci bir sikiş için zamanımız yoktu ama Kezban’ıçıplak görünce benim yarrak yine sertleşmeye başladı. Kezban bunu fark ettiği için banyoya girerken “istersen gel” diyerek beni yanına çağırdı.

Bu teklifi geri çevirecek halim yoktu tabiki ama Kezban’ın ikinci bir sikiş için dermanı yoktu. Banyoda suyun altına geçtim, yarrağımı Kezban’ın profesyonel ellerine bıraktım ve on dakika kadar hem taşaklarımı hemde yarrağımı sırılsıklam bir şekilde emdirdim. Sonunda bir defada göğüslerine, yüzüne ve bir kaç damlada ağzına boşaldım. Benim için ikinci orgazm eşi benzeri olmayan bir sakso deneyimi demekti . Şuan hala aynı yerde oturuyorum ve okullar kapanalı iki ay kadar oluyor ama Kezban ile haftada bir defa görüşmeyi ihmal emtiyoruz. Bu illa ki sikiş için olmak zorunda değil, kimi zaman köyün çarşısında falan görüyorum. Evleri müsait olduğunda ise mutlaka sikiş için bir araya geliyoruz..

__________________
KONULARIMIN HEPSI AKSINI BELIRTMEDİKÇE ALINTIDIR